âlem
Görünüm
Türkçe
[değiştir]Köken
[değiştir]- Osmanlı Türkçesi عالم, Arapça عَالَم (ʿālem).
Söyleniş
[değiştir]Ad
[değiştir]âlem (belirtme hâli âlemi, çoğulu âlemler)
- cihan, dünya
- İnsan âlemde, hayal ettiği müddetçe yaşar. — Y. K. Beyatlı
- aynı konu ile alakalı kimseler
- bu kimselerin meşgalelerinin tamâmı
- Geçen kışın tiyatro, cambazhane âlemlerini uzun uzun tasvir ediyordu. — O. C. Kaygılı
- belli bir gruptaki canlıların tamamı
- Hayvanlar âlemi içinde böcekler mühim bir sınıftır.
- çevre, ortam
- Fakat onun Türk ve Müslüman dostları hep alafranga ve zengin bir âlemde yaşarlardı. — H. E. Adıvar
- kendine mahsus birçok vasfı bulunan şey
- farklı davranış içinde bulunan kişi
- hâl ve şartlar
- Evlilik âlemi.
- (astronomi) Evren, Kâinat
- (mecaz) eğlence, eğlenti
- O gün evde iki gün önceki araba âlemlerini düşünüyordu. — O. C. Kaygılı
Çekimleme
[değiştir]âlem adının çekimi
Alt kavramlar
[değiştir]- (canlılar): bitkiler âlemi, hayvanlar âlemi
- (çevre, ortam): içki âlemi
- (durum ve şartlar): evlilik âlemi
- (meşgaleler): cambazhane âlemi, tiyatro âlemi
- (vasfı bulunan şey): Âlem-i İslâm, berzah âlemi, ceberrût âlemi, melekût âlemi, ruhlar âlemi, sebepler âlemi
Deyimler
[değiştir]Türetilmiş kavramlar
[değiştir]Çeviriler
[değiştir]Evren, Kâinat — bakınız evren
Adıl
[değiştir]âlem
Çeviriler
[değiştir]âlem
|
Kaynakça
[değiştir]- Türk Dil Kurumuna göre "âlem" maddesi