(Translated by https://www.hiragana.jp/)
meydan - Vikisözlük İçeriğe atla

meydan

Vikisözlük sitesinden
Yazdırılabilir sürüm artık desteklenmiyor ve görüntü oluşturma hataları olabilir. Lütfen tarayıcı yer işaretlerinizi güncelleyin ve bunun yerine varsayılan tarayıcı yazdırma işlevini kullanın.

Türkçe

Köken

Osmanlı Türkçesi میدان‎, Farsça میدان‎, Arapça مَيْدَانْ(meydān).

Söyleniş

meydan (belirtme hâli meydanı, çoğulu meydanlar)

  1. bulunulan yer ve çevresi, ortalık
    Kileri kilitlemezdi, paraları meydanda dururdu. — Ö. Seyfettin
  2. eğlence veya karşılaşma yeri, yarışma
    Şehir kapılarının önündeki meydanlarda davul zurna çalınıyor, cirit, bar oynanıyordu. — A. H. Tanpınar
  3. fırsat, imkân veya vakit
  4. (şehircilik) alan, saha
    Yüz binlerce asker sokakları, meydanları, kırları dolduruyordu. — Ö. Seyfettin
  5. (tasavvuf) Mevlevî tekkelerinde ayin yapılan yer

Çekimleme

Atasözleri

Türetilmiş kavramlar

Çeviriler

Kaynakça

Azerice

Söyleniş

  • Heceleme: mey‧dan

meydan

  1. (şehircilik) alan, meydan

Gagavuzca

Köken

Farsça میدان‎, Arapça مَيْدَانْ(meydān).

Söyleniş

  • Heceleme: mey‧dan

meydan

  1. (şehircilik) alan, meydan

Kaynakça

  • Etymological Dictionaries - Andras Rajki